Özet
NİYÂZÎ’NİN VAK‘A-I MANSÛR-I HALLÂCÎ ADLI MESNEVİSİ VE MESNEVİNİN ROMAN JAKOBSON’UN BİLDİRİŞİM MODELİ AÇISINDAN İNCELENMESİ
İslâm tarihinin efsaneleşen kişiliklerinden Ebü’l-Mugīs el-Hüseyn b. Mansûr el-Beyzâvî (H.224-309/M.858-922) daha yaygın adı ile Hallâc-ı Mansûr’un ilginç hayatı, başlangıçta çeşitli söylencelerde sonrasında Ferîdüddin Attâr (ö.618/1221)’a ait Tezkiretü’l-evliyâ (617/1220) ve Attar’a ait olduğu tartışmalı olan Cevherü’z-zât gibi yazılı kaynaklarda geçer. Konu, Türk edebiyatında da ilgi uyandırmış, divan şiirinde mazmun boyutunda, ayrıca çeşitli mesnevilerde hikâye edilmiştir. Bunlardan ilki, on beşinci yüzyıl sonu ile on altıncı yüzyıl başında yaşamış bir Osmanlı şairi olan Niyâzî’ye ait, 1536 tarihli bir mesnevidir. Eserin yurt dışında ve yurt içinde otuz dört nüshası tespit edilmiştir. Bu araştırma, Arnavutluk Devlet Arşivleri Türkçe Yazmaları Bölümü numara 41’de kayıtlı geç dönem bir nüsha olan (istinsah tarihi 1308/1890) Vak‘a-i Mansûr-ı Hallâcî adlı nüshasının tanıtımı, diğer yazmalarla bağının kurulması ve metin tipi ve tekniği bakımından analizini içermektedir. Makalenin sonunda R. Jakobson’un Bildirişim Modeli, metne uygulanmıştır.
Anahtar Kelimeler
Mesnevi, anlatı, Mansûr-nâme, Hallâc-ı Mansûr.