NİNNİLERDE KISKANÇLIK OLGUSU ÜZERİNE BİR İNCELEME
(AN EXAMINATION OF THE CONCEPT OF JEALOUSY IN LULLABIES )

Yazar : Begüm KURT    
Türü :
Baskı Yılı : 2025
Sayı : 14/2
Sayfa : 361-378
    


Abstract

Ninniler, Türk sözlü kültüründe kadın üreticiliğine bağlı edebî yaratılardandır. Bebeği uyutmak ve uyandırmak, sakinleştirmek, oyalamak, eğlendirmek gibi söylenme sebeplerinin öne çıktığı ninniler; söyleyicisi olan kişinin isteklerini, beklentilerini, fikirlerini dolaysız olarak iletebilme becerisine destek sağlamakta, iletişim kurabilme düzeyini sergilemektedir. Bu yolla kadın anlatıcılığının göstergelerini taşıyan ninniler, birçok olumlu ya da olumsuz duygu içermektedir. Ninnilerin içerdiği bu duygu hâllerinden biri dünya anlatılarının en eski temlerinden biri olan kıskançlıktır. Çalışmada hermeneutik bir yaklaşımla, halk psikolojisi bağlamında kıskançlık duygusunun özellikle çocuklara yönelik ürünlerde nasıl ve neden yer aldığı, kültürel bağlamda nasıl şekillendiği ve sözlü gelenekteki ifade biçimleri ninniler aracılığıyla açığa çıkarılmak istenmiştir. Başka bir deyişle evrensel bir duygunun toplumun normları ve sosyal değerleriyle edebî ürünleri arasındaki ilişkisini anlamaya yönelik bir katkı sağlamak amaçlanmıştır. Böylece ninnilerde yer alan kıskançlık olgusunun annenin çocuğuna yönelik duygusal hâlleri, çocuk yetiştirme, toplumsal cinsiyet algısı, aile ilişkileri hakkında izler barındırmakta olduğu, anne ve çocuk arasındaki bağ ve bunu yönlendiren unsurlardan biri olarak geleneksel yapı hakkında bilgi verdiği anlaşılmıştır. Ninnilerde kıskançlık temasının iz ve akislerine yoğun olarak rastlanılmayışı ise ninnilerin çocuğa huzur ve güven telkin eden yaratım amaçları ve usullerine uygunluk teşkil etmektedir.



Keywords

Sözlü anlatım, ninni, halk psikolojisi, kolektif bilinç, kıskançlık.



Özet

Lullabies are one of the literary creations related to female production in Turkish oral culture. Lullabies, in which the reasons for singing such as putting the baby to sleep and waking up, calming, distracting, entertaining stand out, provide support for the ability of the person who is the singer to communicate his wishes, expectations, ideas directly, and demonstrate the level of communication. In this way, lullabies, which carry the indicators of female narration, contain many positive or negative emotions. One of these emotional states that lullabies contain is jealousy, which is one of the oldest themes of world narratives. In the study, with a hermeneutic approach, it was aimed to reveal how and why the feeling of jealousy takes place in products especially aimed at children in the context of folk psychology, how it is shaped in a cultural context and the forms of expression in the oral tradition through lullabies. In other words, it is aimed to make a contribution to understanding the relationship of a universal emotion between the norms and social values of society and literary products. Thus, it was understood that the phenomenon of jealousy included in lullabies contains traces about the emotional states of the mother towards her child, child rearing, gender perception, family relationships, gives information about the bond between mother and child and the traditional structure as one of the elements that guide it. The fact that traces and currents of the theme of jealousy are not encountered extensively in lullabies constitutes compliance with the creative purposes and procedures of lullabies that inculcate peace and trust in the child.



Anahtar Kelimeler

Verbal expression, lullaby, folk psychology, collective consciousness, jealousy.